“OTORİTER REJİMİN ARTIK TÜRKİYE’YE VEREBİLECEĞİ BİRŞEY YOK”

“OTORİTER REJİMİN ARTIK TÜRKİYE’YE VEREBİLECEĞİ BİRŞEY YOK”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılçdaroğlu, Nadinews haber portalı yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Coşkun’a verdiği röportajında gündemi değerlendirdi.

Coşkun’un yaptığı ropörtajda uluslararası ilişkiler başta olmak üzere,ülkenin ekonomik gündemi ve medyanın özgürlüğü konuları konuşuldu.

 “Türkiye’nin dış politikasının değerlendirilmesi ve yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının lobi çalışmalarına verdiği desteğin azalmasının nedeni;”

 Kılıçdaroğlu; “Türkiye’nin tarihsel tecrübesi ile ortaya çıkan klasik dış politika anlayışı “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesine dayanır. Bu politika bölgemizde ve dünyada istikrarın korunmasına, halklar arasında karşılıklı çıkar anlayışına dayanan kültürel, ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesine, Türkiye’nin itibar ve güç kazanmasına hizmet eder.

 Hâlbuki AKP döneminde bu anlayış terk edilmiş, başka ülkelerin iç işlerine karışan, uluslar arasında çatışmayı büyüten bir dış politika anlayışı ile hareket edilmiş, “ihvancı” bir takım saiklerle hareket edilerek Türkiye’nin itibarı sarsılmış, en büyük gücümüz olan Türk diasporası bile bu anlayış ile bölünerek güçsüz bırakılmıştır.

 

Bu yüzden Türkiye Cumhurbaşkanı bugün Trump’ın hakaret dolu mektubuna bile cevap veremez, Putin tarafından sandalyede dakikalarca bekletilen bir konuma sürüklenmiştir. Biz tekrar ülkemizin itibarını güçlendirmek, bölgemizde barışın sesi olmak, halklar arasındaki ilişkileri karşılıklı menfaat anlayışı içinde geliştirmek istiyoruz.”dedi

 Döviz kurlarında yaşanan dengesizlikle Türk ekonomisinin geldiği nokta ve gelecekle ilgili öngörü;”

 Kılıçdaroğlu ekonomi hakkında ise; “Türkiye ekonomisi çok uzun süredir kötü yönetildiği için derin bir buhran yaşıyor. Döviz krizi bu krizin görünüm alanlarından sadece bir tanesi. Çalışma hayatında işsizlik krizi yaşanıyor. Tarihin en yüksek işsizlik oranı ile karşı karşıyayız. İstihdama katılım oranı olarak OECD ülkeleri arasında en kötü durumdayız. Bütçe açıkları korkunç bir rakama ulaştı. Bütçe krizi yaşıyoruz. Yapısal sorunlar derinleştiği için cari açık devam ediyor. Cari açık krizi yaşıyoruz. Türkiye’yi bu noktaya Erdoğan’ın “tek adam” anlayışı getirdi. Dolayısıyla bugün içinde yaşadığımız ekonomik buhrandan Türkiye’yi Erdoğan’ın çıkarması mümkün değil. Bu sorunları çözmenin tek yolu bir iktidar değişikliğidir. Gecikilen her günün Türkiye’ye ve dolayısıyla topluma maliyeti artmaktadır. Bugün için geleceği planlanmış bir ekonomi artık söz konusu değil” dedi.

 Türkiye’nin demokrasi söylemi ne kadar çalışıyor? STK’ ların özgürce düşüncelerini dile getirmelerine ne kadar izin veriliyor? Ayrıca medyanın içinde bulunduğu durum değerlendirmesi”

 Kılıçdaroğlu; “Türkiye basın özgürlüğü bakımından Kenya’dan daha kötü durumda. Çin ile birlikte dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi olarak tanınıyoruz. Medyanın önemli bölümü Erdoğan’ın kontrolünde… Biz Erdoğan’ın kontrolünde olan besleme basını “havuz medyası” olarak tanımlıyoruz. Basın İlan Kurumu (BİK) ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) aracılığıyla özgür medya kuruluşları sansüre ve baskıya uğruyor. Dolayısıyla Türkiye’de basın özgürlüğü yok. Oysa demokrasiyi geliştirmenin yolu basın özgürlüğünden geçer.” İfade etti.

 Cumhuriyet Halk Partisinin başta önemli Büyükşehirler olmak üzere birçok belediyeyi kazanmasının ardından Belediyelerin vatandaşa hizmet noktasında hükümet tarafından uygulanan yaptırımlar ve iktidarın yeni planladığı Yerel Yönetimler yasasının değerlendirilmesi”

Kılıçdaroğlu; “Yerel yönetim seçimlerinde önemli bir başarıyı yakaladık. Ama bunu Erdoğan Hükümeti içine sindiremedi. Engellemeler çıkarıldı ve çıkarılmaya da devam ediliyor. Özellikle CHP’li belediyelerin halka hizmet vermesini engellemek için elinden gelen çabayı gösteriyor. O kadar ki halkın verdiği desteği (parasal yardım) dahi engellemeye çalışıyor. Ama biz yapılan engellemeleri aşarak halkın da desteği ile hizmet vermeyi sürdürüyoruz.  Yerel yönetimlerle ilgili yasanın yeniden ele alınacağı ve yeni bazı düzenlemelerin yapılacağı zaman zaman dillendiriliyor. Ancak Erdoğan otoriter rejiminin artık Türkiye’ye verebileceği bir şey yok” diyerek gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.